Dijital ayak izi, interneti kullanırken oluşturduğunuz verilerinizdir. Ziyaret ettiğiniz web sitelerini, gönderdiğiniz e-postaları ve çevrimiçi hizmetlere gönderdiğiniz bilgileri içerir.
‘Pasif dijital ayak izi’, istemeden çevrimiçi olarak bıraktığınız veri izidir. Örneğin, bir web sitesini ziyaret ettiğinizde, web sunucusu, internet servis sağlayıcınızı ve yaklaşık konumunuzu tanımlayan IP adresinizi kaydedebilir. IP adresiniz değişebilir ve herhangi bir kişisel bilgi içermese de, yine de dijital ayak izinizin bir parçası olarak kabul edilir. Pasif dijital ayak izinizin daha kişisel bir yönü, oturumunuz açıkken bazı arama motorları tarafından kaydedilen arama geçmişinizdir.
‘Aktif dijital ayak izi’, kasıtlı olarak çevrimiçi gönderdiğiniz verileri içerir. E-posta göndermek, verilerin başka bir kişi tarafından görülmesini ve / veya kaydedilmesini beklediğiniz için aktif dijital ayak izinize katkıda bulunur. Ne kadar çok e-posta gönderirseniz, dijital ayak iziniz o kadar büyür. Çoğu kişi e-postalarını çevrimiçi olarak kaydettiğinden, gönderdiğiniz mesajlar birkaç yıl veya daha uzun süre çevrimiçi olarak kolayca kalabilir. Kendi sosyal medya kanallarınıza yaptığınız gönderiler, iyi bilinen bir aktif ayak izi biçimidir. Bir proje yönetimi veya benzer bir sitede oturum açtığınızda, oturum açma adınıza bağlı olarak yaptığınız değişiklikler de aktif ayak izinizin bir parçasıdır.
Pasif dijital ayak izlerine ilişkin üç örnek:
- Size ifşa etmeden cihazınıza çerezler yükleyen web siteleri
- Konumunuzu belirlemek için coğrafi konum kullanan uygulamalar ve web siteleri
- Beğenilerinizi, paylaşımlarınızı ve yorumlarınızı profilinizi oluşturmak ve ilgi alanlarınıza göre reklamlar sunmak için kullanan sosyal medya haber kanalları ve reklam verenler
Aktif dijital ayak izlerine birkaç örnek:
- Facebook, Instagram, Snapchat, Twitter ve diğer sosyal medya platformlarında yayın yapmak
- E-posta veya metin almak için kaydolurken olduğu gibi çevrimiçi formları doldurmak
- Tarayıcı tarafından istendiğinde cihazlarınıza çerez yüklemeyi kabul etmek
Bir blog veya sosyal medya güncellemeleri yayınlamak, dijital ayak izinizi genişletmenin bir başka popüler yoludur. Twitter’da gönderdiğiniz her tweet, Facebook’ta yayınladığınız her durum güncellemesi ve Instagram’da paylaştığınız her fotoğraf dijital ayak izinize katkıda bulunur. Sosyal ağ sitelerinde ne kadar çok zaman geçirirseniz, dijital ayak iziniz o kadar büyük olacaktır. Veriler Facebook sunucularına kaydedildiğinden, bir sayfayı veya Facebook gönderisini ‘beğenmek’ bile dijital ayak izinize katkıda bulunur. Bir web sitesini her ziyaret ettiğinizde, bir fotoğraf paylaştığınızda veya çevrimiçi bir yorum yaptığınızda, diğer insanların görebileceği bir dijital ayak izi bırakırsınız. Dijital ayak iziniz, paylaştığınız veya çevrimiçi olarak hakkınızda toplanan tüm bilgileri içerir.
Sosyal medya sitelerindeki içeriği sık sık silebilirsiniz, ancak dijital veriler çevrimiçi olarak paylaşıldıktan sonra, bunları internetten ‘tamamen’ kaldırabileceğinizin hiçbir garantisi yoktur.
Paylaştığınız bilgilerin çoğu başkaları tarafından görülebilir. Size yönelik reklamları hedeflemek için kullanılabilir veya potansiyel bir işveren tarafından yıllar sonra görülebilir. Bazen insanlar, kimliğinizi bulmak için bile paylaştığınız ayrıntıları kullanabilir.
Yazı dizimizin diğer başlıklarına ulaşmak için okumaya devam edin! Sonraki yazılar: